13 Eylül 2009 Pazar

ABUK




Bahar çok ıslak,
Kış çok buruşuk;
Yaz ise çok kuru.
Sonbahar bana göre değil...

Bugün kendimi aradım.
Meşguldü telefon;
İlla ki meşgul olacak.
Kendimle ilgileniyordum...

Hafif bir depresyon belirtisi gösteriyor hayat,
Pansuman şart.

10 Eylül 2009 Perşembe

YALAN



Adı için yalan diyordum,
Neyimiz yalan değildi ki?
Aynı yere baksak , aynı şeyleri düşünsekte...
Hep bir belkide yüzüyorduk
Yüzükoyun yıldızların altında kocaman bir belki.

Yüzü için yabancı diyordum,
Ne ben ona baktığımda doğru dürüst bakan,
Ne içten , ne de beni süzen;
Yüzü bana yabancıydı biliyordum...
Biliyordum ama gene de bakıyordum.

Akıyordum belki de,
Yani bir göz bebeğinden akan ışık gibi...
Sorular soruyordum bilinçsizce;
Ruhuna saplanan sorular.
Adını soruyordum , yüzüne bakıyordum...

Bazen bilemiyorsun ışığın kırılışını,
Yağmurun süzülüşünü,
Soğuk havalarda tenin üşüyüşünü,
Bilemiyorsun bir insanı kırışını;
Uzaktan izliyorsun , izleyicisin ama aktörde bir yandan.

Gitsin dedim , tüm yabancılar gitsin,
Sınır dışı ettim etsiz korkularımı.
Kemiksiz dokunuşlarla havada bıraktım hislerimi,
Geriye ne kaldı ? ne kalır bilmiyorum...

Bir gidiş var ki acımasız,
Bir gidiş var ki acınası insanlar yaratan,
Bir giden var o kesin ki içimizde;
İçimizde dışladığımız kocaman bir düşman...

9 Eylül 2009 Çarşamba

SENFONİ



Yavaş yavaş
Ağırdan alıyor kemanlar bu akşam.
Şarkısıyla beraber kesiyor başlarımdan birini daha,
Şarkısıyla öldürüyor benden birini.
Bu akşam...

Kısa cümlelerin içinden çıkıp gelen,
Bir yüzyıla sığmış yüzün kadar aydınlık bir saat diliminde...
Bu gece,
Sesiyle öldürüyor gece;
Ağrılar gibi aydınlık tutan zihni
Bir o kadar da kırbaçlayan...

Sanki vazgeçmiş gibiyim...
Bu sabah
Bir başlangıç aradım yatağımda.
Yastığımda düş taneleri , ellerimde dünden kalma cinayetim.
Şarkısıyla ölüyorum hayatın,
Ritmini kendi ellerimle yazdığım.